neva kitap tahlili ,

Kudüs ve Aksâ / Bünyamin Erul

Kulliyetu Neva Kulliyetu Neva Jul 11, 2021 · 2 dakika okuma süresi kişi tarafından kere görüntülendi.
Kudüs ve Aksâ / Bünyamin Erul
Paylaş

Bir süre önce öğrencilerimizle @beytulmakdisokuma grubunun çalışmasına katılarak Kudüs üzerine okumalara başlamıştık. Umumi bir fayda da olur düşüncesiyle okunan kitapların kısa tanıtımını yapmamızın iyi olacağını düşündük.

KUDÜS VE AKSÂ

Yazar: Bünyamin Erul, Dib Yayınları, 316 sayfa.

Kitap, yazarın deyimiyle Kudüs’ü ziyaret etmek isteyenler için bölgenin ne denli önemli bir coğrafya olduğunu göstermek maksadıyla kısa bir tarihçe, dini bilgiler ve her başlıkta mekanları tanıtan fotoğraflarla bir nevi rehber niteliğinde hazırlanmış, sekiz ana başlıktan oluşuyor.

Evvela Mescid-i Aksâ’nın Müslümanlar için önemi, kısa tarihçesi, tarih boyunca geçirdiği safhalara değinilerek, toplamda 144 dönümlük bir alanı kapsayan mescid sahasının içerisinde yer alan irili ufaklı pek çok tarihi yapı kısa kısa tanıtılıyor. Akabinde Kubbetu’s-Sahra’nın yapılışı, tarihteki yeri ve mimarisi detaylı şekilde izah edilerek, Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar nezdinde Kudüs’ün önemi ayrı ayrı açılan başlıklarla anlatılıyor. Son kısımda da Filistin’in adını nereden aldığı ile başlayan bölüm, bu coğrafyanın Osmanlı’nın 1917’de oradan çekilmesiyle ümmetin sınavı haline geldiğini ele alarak devam ediyor ve Filistin’deki şehirleri ve her birindeki en önemli yapıları tanıtıyor.

Kitabın görsellerle desteklenmesi ve içerdiği genel, öz ve tanıtıcı bilgilerin bu alanda okuma yapacaklar için faydalı olduğunu söylemeliyiz. Bir ilk adım kitabı olarak da üzerine bina edilmeye elverişli derli toplu bilgiler içeriyor. Ayrıca bir albüm gibi baskı kalitesi de çok güzel.

Bir eleştiri olarak ise kitabın 5. ana bölümünde yer alan “Kudüs’ü Kavramak” alt başlığında sıklıkla geçen ve kitabın genelinde yaygın bir üslup olan “üç semavî din” vurgulu cümlelerin “Allah katında hak din İslam’dır.” ayetiyle çeliştiğini ya da bu tür bir söylemin yanlış bir algıya zemin hazırladığını düşünmekteyiz. Halbuki kitapta da vurgulandığı gibi Kudüs’te Yahudi ve Hristiyanlar 1200 yıllık Müslüman hakimiyeti altında ancak rahat yüzü görebilmiş ve inançlarını istedikleri gibi yaşayabilmişlerdir. Yani İslam’ın “hakim güç” olduğu zamanlarda. Ehl-i Kitap’ın, Kur’an’da defaatle şirki bırakıp, tevhide davet edildiklerini bile bile, tahrif ettikleri dinlerini şu an muteber görür şekilde “üç din” diyerek onları ortak bir paydada buluşturma çabası tarihten ders alınmadığının bir göstergesidir. Zaten şu an İslam aleyhine çalışanların arzuladığı da İslam’ın dünya genelinde tek ve hakim güç olmaması, diğer tahrif edilmiş dinlerle aynı mesabede sıradan bir din gibi algılanılmasının sağlanmasıdır. Bu sebeple kitabın 145.sayfasında yer alan “Çok mu hayal, üç dinin kutsadığı bu Kudüs’ü üç dinin ileri gelenleri tarafından idare edebilmek?” temennisinin hayalden öte İslam’ın izzetini tam olarak yansıtmadığını düşünmekteyiz. Yani çağrımız; İslam’ın doğru anlaşılmasına ve o parlak tarih sayfalarında olduğu gibi tüm insanlara önderlik ettiği günlere yeniden dönmesine yönelik olmalıdır.

Bu kitabı, ideal bir tevhîdi çağrı ve söylem beklentisiyle okumak hayal kırıklığı ile sonuçlanabilir, -zira bazı kesimleri incitmemek için olsa gerek genel bir hoşgörü ve dinlerarası diyalog türü bir üslup hakim- genel olarak bölgeyi tanımak, tarihini öğrenmek amacıyla okumak daha isabetli olacaktır.

Tüm bu yönleriyle kitaptan istifade edilmesini ve Beytu’l-Makdis’i Müslümanların gündemine yeniden taşımaya vesile olmasını dileriz.

#nevakitaptahlili

Kulliyetu Neva
Kulliyetu Neva
Takip et: